Türkiye’nin bu gelişmeden rahatsız olmasının iki nedeni var. 1982 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin 123. maddesi, kapalı ya da yarı kapalı denizlerde kıyıdaş devletler arasında çevre konuları dahil iş birliğini öngörüyor. Yunanistan, bu konuda Türkiye ile bir istişare yapmıyor ve iş birliği içinde bulunmuyor. İkincisi, Ege Denizi’nde egemenliği açık olarak Yunanistan’a bırakılmayan birçok adacık ve coğrafi formasyon bulunuyor. Bu tartışmalı coğrafi formasyonlardan bazıları Türkiye’nin Ege Denizi sahillerine çok yakın. Uluslararası hukuktaki ada tanımı kapsamında olan bu kayalıkların her birinin kara suları da bulunuyor. Adalar üzerindeki egemenlik tartışması, aynı zamanda bu adacıkların etrafındaki kara sularının kime ait olduğu sorununu da beraberinde getiriyor. Kara suları sorunu henüz çözülmemiş olduğu bir ortamda Yunanistan’ın deniz parkı ilan etme girişimi, Türkiye açısından bir hak ihlali girişimi olarak görülüyor.
Related Posts
Dokuz suçtan daha önce hüküm giyen erkeğe, kadına şiddet davasında “haksız tahrik” ve “iyi hal” indirimleri
- Mehmet Karaman
- 24 Kasım 2024
- 2 min
- 0
Dokuz suçtan daha önce hüküm giyen erkeğe, kadına şiddet davasında "haksız tahrik" ve "iyi hal"…
Bahçeli: Cumhurbaşkanımız ile şahsım arasında ayrışma söz konusu değil
- Mehmet Karaman
- 23 Kasım 2024
- 3 min
- 0
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Mevzubahis vatan, bayrak, millet ve devlet-i ebed müddetse Cumhurbaşkanımız Sayın…
Son ankette çarpıcı sonuç: Bahçeli’nin ‘Öcalan’ çıkışı sonrası AKP ve MHP oylarında büyük düşüş!
- Mehmet Karaman
- 23 Kasım 2024
- 2 min
- 0
Pİ AR'ın son araştırmasına göre kararsızların oranı yüzde 24'ü aştı. MHP lideri Devlet Bahçeli'nin 'Öcalan'…